Dergimizin ilk sayısında sizlere “Kirpi Edebiyat, ne yazık ki geniş çaplı edebi tartışmaların arasında hayata gözlerini açmıyor. Milyonlarca insanın tutkuyla kitap okuduğu bir yerde doğmadı. Sanatın değerini yüceltmek için edebi ürünler üretilen bir dünyada değiliz artık.” diyerek seslenmiş ve geniş edebi ve sanatsal tartışmaların yokluğundan şikayet etmiştik.
Ama yaşadığımız son aylar bizleri bambaşka önceliklerin ve kaygıların içine itti. Önce 2. Sayımıza hazırlanırken başta İstanbul ve ardından tüm Türkiye, Gezi Parkı Protestolarıyla sarsıldı ve sokaklar bir anda mevcut düzeni karşısına alan binlerle doldu.
Bu sayımızın çıkmasının arifesinde de tüm dünya Suriye’ye yapılacak bir emperyalist müdahaleyi tartışıyor. Türkiye topraklarında ise tartışma daha da ateşli yürüyor. AKP Hükümeti kısa vadeli operasyon yerine uzun süreli müdahale hesapları içinde. Daha da kötüsü olası bir müdahale bölgede çok daha geniş bir çatışma alanı oluşturabilecek dinamiklere de sahip.
Tüm bu olasılıklardan daha da kötüsü, mevcut ekonomik veriler gelecek dönemde ciddi bir kriz riskini barındırması ve bu krize bağlı olarak insanlık bölgesel ya da daha geniş çaplı (belki bir dünya savaşı) ciddi çatışmalar ve savaş tehdidini ensesinde hissediyor.
Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisinin 3. sayısını tüm bu olumsuz koşullar altında, 1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle “Barış” temasıyla sizlerin beğenisine sunuyoruz. Bu sayımızda sizlere dünyanın çeşitli dillerinde Barış temalı yazılar sunmak hedefiyle yola çıkmıştık. Ama ne yazık ki, bu yazıları yazacak olan dostlarımız –belki de yoğunluklarından- yazılarını bizlere ulaştıramadılar. Dolayısıyla bu toprakların farklı sesleriyle bizlere seslenen tek yazı Bedros Dağlıyan’ın “Şimdi Barışa Halay Kurma Zamanı” isimli yazısı oldu. Dergimize yaptığı bu değerli katkıdan dolayı sevgili hocamız Bedros Dağlıyan’a sizlerin huzurunda bir kez daha teşekkür ederiz.
Ağustos aynı zamanda bu toprakların güçlü şairlerini de kaybettiğimiz bir aydı. İlhan Berk, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Can Yücel ve Turgut Uyar’ı bu ayda kaybettik. Türkiye Tiyatrosu’nun iki önemli ismi Oben Güney ve Müşfik Kenter’de aramızdan yine bir Ağustos günü ayrıldılar. Ayrıca dünya edebiyatının önemli isimlerinden Thomas Mann, Bertold Brecht, Charles Boudelaire ve Herbert George Wells’i de yine bir Ağustos günü kaybetmiştik. Tüm saydığımız bu isimleri saygıyla bir kez daha anıyoruz.
2013 yılı Ağustos ayında da edebiyat dünyası önemli isimlerini kaybetti… Önce 5 Ağustos’ta Ahmet Erkan’ı, ardından da Sedat Umran’ı kaybettik. Türk şiiri bu iki güçlü şairini kaybederken Ortadoğu’nun güçlü şairlerinden Şêrko Bêkes ve Süleyman El-İsa da bizlere Ağustos aramızdan ayrıldılar.
*
Ne yazık ki Ağustos ayında da basına ve yazarlara yönelik baskı ve sansürler devam etti. Tıpkı Mehmet Ali Alabora’ya yapıldığı bir linç kampanyası yazar Ahmet Ümit için de başlatıldı. Ahmet Ümit’in, Bülent Arınç’ın Vardar Ovası isimli türküyü içinde Rakı kelimesi geçtiği için okutmaması üzerine kendisine ait hesaptan #direnrakı diyerek Arınç’ı eleştiren Ahmet Ümit’e karşı sosyal medya üzerinden bir linç kampanyası örgütlendi. Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisi olarak Ahmet Ümit’e karşı yürütülen bu linç kampanyasını kınayan bir açıklamayı sosyal medya üzerinden yayınladık. Ama buradan bir kez daha tekrarlamak istiyoruz ki; ellerinizi basından ve yazarlardan çekin! Ahmet Ümit’e ve diğer basın çalışanlarına yönelik her türlü baskıyı kınıyoruz!
*
Dergimizin bu sayısında bizlere eşsiz eserlerini yayınlama fırsatını veren tüm dostlarımıza sizlerin huzurunda tekrardan teşekkür ederiz.
Son olarak dergimizin bir sonraki sayısını Ekim ayının ortasında, Ekim Devrimi’nin 96. Yılı anısına “Başka bir dünya mümkün” temasıyla huzurlarınızda olacak.
Kirpi Düşün ve Edebiyat Dergisi olarak siz takipçilerimizin de katkılarını beklediğimizi hatırlatır, keyifli okumalar dileriz…
Bir cevap yazın