(Derginin 1909 yılında 17.sayısında yayınlanan Gaspiralı Beyi konu aldığı karikatürü, www.gunceltarih.org’dan)
Azerbaycan’ın İlk Azerbaycan Türkçesiyle, belli bir süre ise Arap alfabesiyle yayınlan karikatür mizah dergisidir (Askerova 2006, 100). Düzenli aralıklarla yayınlanan dergi 1906-1918 yıllarında Tiflis, 1920-1921 yıllarında Tebriz ve 1922-1931 yıllarında Bakü’de yayınlanıştır. Dolayısıyla toplam 25 yıl yayınlanmıştır (Hacızade 2009, 51).
Dergi Azerbaycan’ın yanı sıra İran ve Rusya bölgelerinde de popüler olarak takip edilmiş daha sonra Tataristan’dan, Türkistan’a, Mısıra, İran’dan Kerkük’e ve Osmanlı’ya kadar ulaşmıştır (Hacızade 2009, 57). Derginin genel yayın yönetmeni Nahçıvanlı bir Türk olan Celil Mehmetkuluzâde’dir. Daha sonra Celil’e halk tarafında Molla Nesreddin lakabı takılmıştır. Ruslar tarafında ise 1920 yıllarda Pantürkis olarak adlandırılmıştır. Mehmetkuluzâde, Azerbaycan resim sanatında ve mizahında oldukça mühim izler bırakarak 1932 yılında dünyaya veda etmiştir.
Derginin Tiflis’te 1906 yılında yayınlanan ilk sayısındaki kapağı oldukça dikkat çekici olmasının yanı sıra, mühim bir mesaj vermektedir. Bu ilk karikatür, resim alanında akademik eğitim almış Alman asıllı Schmerling elinden çıkmıştır. Derginin Tiflis’de yayımlanmasının nedenini Celil şu şekilde açıklamıştır: “Dergiyi Tiflis’te değil de Bakü ve ya Erivan’da çıkarmış olsaydım ofisimi tahrip eder beni de öldürürlerdi” (Huseynova 2019, 21). Tiflis, Güney Kafkasya’nın kültür merkezi sayılmıştır ve Erivan’da Azerbaycan Türkleri nüfusun çoğunluğunu sağlamıştır (Huseynova 2019, 21). Buna rağmen Celil Memmedkuluzade Tiflis’te de hem fiziksel, hem de psikolojik saldırıya uğramış ve sürekli tehditler almıştır (Huseynova 2019, 21). Sonuçta toplum daha eleştiriye açık değildi, dergiden rahatsız olan gruplar vardı, yanı sıra dönemin batıllık ve yanlışlıklarına da dergi yoluyla savaş açıldığı için derginin bu şekilde tepkiler alması oldukça doğaldır.
Derginin ilk sayısındaki kapağı oldukça dikkat çekici demiştik, kapaktaki karikatürde Molla Nesreddin kızıl sakalıyla ayakta durup; uyuyan çekik gözlü, sakallı, kemer burunlu Müslümanları uyur halde göstermekte, uyuyanların biri uyanmaktadır. Kapalı bir mekân içerisinde tasvir edilen bu Doğulu yöresel kıyafetli insan figürlerinin yanı sıra kilimler sanatçı tarafından özel olarak vurgulanmak istenip betimlenmiştir.
(İlk sayısının kapağı, www.tr.wikipedia.org’dan)
İlk sayının ana makalesi şu başlıkla işlenmiştir. “Size deyip gelmişem ey benim Müslüman kardeşlerim. Ben sizinle Türk’ün ana diliyle konuşmaktayım.” Dolayısıyla derginin amacı bu ana makaleden anlaşılmaktadır.
Derginin resimlerinde ve yazılarında toplumsal, siyasal, tarihsel meselelere problemlere değinilmiştir. Ancak Molla Nesreddin aydınlarının öncelik verdiği bir önemli mesele “ÖZ TÜRKÇE MESELESİDİR”. Milli açıdan bağımsızlığın dilden geçtiğinin farkında olan aydınlar Öz Türkçe mefkûresine inanarak Türkçenin yabancı kelimelerden arındırılarak kullanılmasından ve tüm Türk coğrafyasında ıslahat edilmesinden yana bir tavır sergilemişlerdir. Yani bu tavırlarından şu souç çıkarılabilir: Toplumun aydınlanması için bu dergide toplanan aydınlar Türk Milliyetçiliği fikrini zihinlerinde barındırıyorlar.
(Derginin 1907 tarihli 18 numaralı sayısındaki karikatür çalışması.)
Dergi de Türk ve Müslüman dünyasındaki örnek isimlerin eğitime ve basına verdikleri değerden dolayı kapak konusu olarak işlenmişlerdir (Huseynova 2019, 117). Bu örnek karikatürlerin biri de bütün Türk dünyasının milli uyanış hareketlerinin öncülerinden biri olan Gaspiralı İsmail Beydir. Gaspiralı Bey döneminde “Rusya Müslümanlığı” ve “Türklük” adıyla birçok makale yayınladığını biliyoruz (Huseynova 2019, 117).
“Molla Nasreddin’in 1909 yılında 17. sayısında yayımladığı Karikatürde Gaspiralı İsmail elinde “Hoca-i-sübyan” – “Çoçukların muallimi” kitabı ve “Tercüman” gazetesiyle kırmızı paltosuyla resmedilmiştir. Çizilen Gaspiralı figürünün yüzü adeta başka bir resimden alınıp yapıştırılmış gibidir, şaşkındır ve üzerindeki paltonun kırmızı rengi dikkat çekmektedir. Sarıklı, kuşaklı, kötü bakışlı, sakallı erkek figürleri karşısında ona vuracak vaziyette hareketli bir biçimde durmaktadır. Ve ellerinde kâğıtlar vardır. Bu kâğıtlarda “Dinsiz-Allahsız” yazmaktadır. Bütün bu olayları arkadan birinin izlediği de kompozisyonda görülmektedir. Bu kızıl sakallı derginin Molla Nasreddin tiplemesidir. Bu kompozisyonda çizer tarafından dönemin aydınlarına kimi kesimler tarafından yöneltilen bakış açısı gösterilmeye çalışılmıştır.
Derginin tam olarak 1907 yılında yayınlanan toplam 49 sayısına ulaştık. Her sayı 8 sayfa olarak ve birden fazla karikatürle yayınlanmıştır. Bu yılki sayıların karikatürlerinde ağırlıkla işlenen konu bağnaz din adamlarının topluma verdiği zararlardır. Bu yılın 18 numaralı sayısındaki karikatür çalışması bu konu başlığına örnek gösterilebilir.
Molla Nesreddin Karikatür ve Mizah Dergisi, Azerbaycan karikatür yayın hayatında öncü olarak bu alanda canlanma yaratmıştır. Bu derginin akabinde birçok Azeri karikatür ve mizah dergisi cesaretlenerek yayın hayatına başlamıştır. Ülkemizde ise bu dergiyle alakalı birden fazla alanda akademik tez çalışmaları yapıldığı bilinmektedir. Fakat bu çalışmaların yeterli olmadığı söylenebilir. Çünkü kardeş Azerbaycan’ın tarihini daha iyi anlayabilmek için bu dönem dergilerini daha ayrıntılı bir şekilde ele almak faydalı olacaktır.
Kaynakça
Askerova, Aynur. «Celil Mehmetkuluzade ve Molla Nasreddin Dergisi.» Ankara: Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2006.
Hacızade, Bayram. Dünya Karikaturası. Bakü: Azerbaycan Karikatürcü Ressamlar Birliği, 2009.
Huseynova, Bahar. «AZERBAYCAN BASINI VE MİZAH: MOLLA NASREDDİN DERGİSİ ÇİZİMLERİNİN GÖSTERGEBİLİMSEL BİR ANALİZİ.» Antalya: Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019.
Bir cevap yazın