Ağustos 2020 52
Hayatının Yönetmeni Misin? – Varol Kara
Şükrü Erbaş’ın her anımsadığımda beni etkileyen düşündüren dizeleri şöyledir: “Bunalıyoruz çocuk, bunalıyoruz / Biçim veremediğimiz şeylerin/ Biçimini alıyoruz.” İnsanlar yaşamları boyunca bir biçimde, genellikle başkalarınca çizilen sınırlar içinde yaşarlar.Tüm dinler, mezhepler, düşünce sistemleri, devletler, yönetim erkleri, zamanla oluşan gelenek görenekler, insanları belirli sınırlarla kuşatırlar. Çok kısıtlı bir zaman dilimi var elimizde. Hayatımız dediğimiz bu sürenin […]
Yılmaz Güney Sineması ve Umut – Tamer Uysal
Devrim Sineması deyince Türkiye Sineması’nda Yılmaz Güney geliyor aklımıza… “Devrimci sinema yol gösteren değil düşünmeye sevkeden filmlerdir” demişti Güney. O bir Efsaneydi sinemamız için . O’nun “Umut” filminden de sözetmek gerek. “Güzel adam, bizim toplumun adamı değildir, ağam… Amerikan sinemasının adamıdır” diyordu Yılmaz Güney. Sinemamızın “Çirkin Kral”ının adı sansürle, yasakla, mahpusla, kelepçeyle anılmıştı hep. Fırtınalı […]
Şiir Kumbarası – Salih Sezen
masmavi bi ağzın olsaydı nasıl da gülerdik onunla hiçbir şey yapmadan sanki yolun kenarında sonsuzluk varmış gibi durup bakardım sana oh olsun yani daha adamın birini ben sanırdım herhangi bi zamanda ama ben de nerden çıkarıyorum gözlerinin şaha kalkışını canıma değsin bu arada deniz kabuklularına yüz vermezken ressam arkadaş bir şey daha yoktu belki kaçınılması […]
Haşlanmış Pudra – Ferit Değer
Göz oyuğunda yeşeren ter damlacığında, haylaz delirme…Demin, mayışan mukavva merdivenlerde kırık, uygunsuz çığlıklar dağıldı.Çıkık dudaklarda bitik, pir anılar dövülüyor!Gövdem buğusuna kapılırdı, ardı ardına yaşanan asık suratlı hengame fücuralarına.Sen, sırtına asılmış menfur kıyam kıymıklarından düşürülmüştün… Tepetakla dağdan yuvarlanmış kaftan, çocuk tizleri!Umarsız sabah sekiyordu, dünden kalma seme spesiyal durumlara.Yakıldığı şiirin ucunu emiyor, bugün başını okşadığın kofti uysallık.Aralanan […]
Yaratıcılık ve Sanat – Fırat Büyükcivelek
Güzel bir manzara karşısında, mimari bir yapının ihtişamında ya da sevdiklerimizle geçirdiğimiz bir akşamın büyüsünde o anı hafızamıza kazımak, ölümsüzleştirmek için fotoğraf çekeriz. Bu ister profesyonel bir kamera ile ister cep telefonumuzun ön kamerasıyla olsun hepimiz fotoğrafın kompozisyonuna, o an ki ışığa, o anı nasıl ölümsüzleştirmek istediğimize dair bir çok yaratıcı karar verir ve uygularız. […]
Altın Suskunluğumda Asi Kelimeler – Ali Köseoğlu
Düşle düştüm yaşama Uyandım acıyla düşten yaşama Çalarken bakıra güneşin rengi Kemikten sıyrılmış et gibi Çarptı yüzüme hayat gerçekleri Kurtuluşum bir gizde gizlenmiş sanki Dolamışım en güzel sesleri kesik dilime Kim yasaklayabilir ki asi kelimeleri isyankâr şiirime Selama durur dizlerim sürgüne giderken Ebuzere Arkamda geçmiş önümde ölüm Sırtımda dünya yüküm Kalıyorum halka dışında başkaldırdıkça Kapatıyor […]
Gündüz Düşleri ve Yeşil Buğday Tarlaları – Feride Cihan Göktan
Boşluğa doğru konuşuyordu darmadağınık olmuş beyaz saçlarıyla. Ne konuştuğunu anlamak mümkün değil. Tamamlanmamış cümleler sırası değişmiş kelimeler belki de yıllarca içinde sakladığı beklemekten eskimiş yıpranmış yırtılmış cümleler. Yaşlı kadının ağzından öylece darmadağın boşluğa dökülüyordu. Tam o sırada güneş de batmaya hazırlanıyordu. Anneciğim, dedi yüzündeki hüzün odanın loşluğunda bile o kadar belli ki diye tanımlanabilir olan […]
İmkansız Merdivenler – Birsen Girgin Sunguray
Penrose merdiveni veya imkansız merdiven, Lionel Penrose ve oğlu Roger Penrose tarafından oluşturulmuştur. Penrose merdiveni, Penrose üçgeni üzerine yapılan bir varyasyon çalışmadır. Bu nedenle öncelikle Penrose üçgenine bakmak gerekmektedir. İlk olarak İsveçli grafik sanatçısı Oscar Reutersvard tarafından oluşturulan üçgen, bir tribar olan nesnedir. Oscar Reutersvard, uygulanabilir görünen ancak fiziksel olarak inşa edilemez, 3D çizimler alanında […]
İnadına Kahkaha – Mehmet Faruk Habiboğlu
Kahkaha atan kadınların vardır kalbinde bir yara. En çok gülen dudaklardan sızar acılar, en çok kırılgan bakışlar gizler hüsranı. Ve ben her gece seni sayıklayıp duruyorum balkonda tütünle hemhal olurken. Ve ben en çok seni Allah’a ısmarlıyorum. Vizon boynuzundan tespihim var adını tane tane sayıkladığım, bir dua gibi mırıldandığım. Gel demiyorum seni beklerken, gelmeyeceksin, bile […]
Anne Kokusu – Murat Kayıkçı
Belirirdi kapıda Ellerinde pazar poşetleriyle Terlerdi Ter kokmazdı Anne kokardı
Duvar- Josef Hasek Kılçıksız
Kolları ve kaba etleri iğnelerden sızlıyordu. Günlerdir ateşi düşmemişti. Onu bilinç ile bilinçsizlik arasındaki sınır bölgesinde tutan bir ateşti bu. Uzun ve derin bir uykudan sonra uyandı. Yüzü aynaya dönük yattığı için uykulu gözlerle uzun uzun kendini inceledi. Uyandığında sanki zaman tahrif edilmişti. Bir şeyler yapma arzusunu öldüren nafilelik hissiyle dolmuştu içi. Uyandığında gündüz ve […]
Gül Sevdası – Yasemin Evren
“ – Bir gül ! ” Dedi. Bülbül güle. Gül ; gülmedi gitti,Gül , bülbüle, bülbül , güle ; “yâr” olmadı gitti. “Demiş Divan Edebiyatı Şairi Zati. Ve daha binlerce güzel söz söylenmiş gül ile bülbül aşkına. Doğanın en güzel çiçeklerindendir gül. Allah’ın mucizelerinden biri olduğuna inanırım hep. Renk renk, biçim biçimdir. Beyazından siyahına, sarısından […]
Sessizliğin İçindeki Öz Tınısı – Hakan Yılmaz
uyumadığım için birden uyanmadım pencereden hayatın bahçedeki uyanışını seyrettim bu seyir hikâyeye temas etti bir kuş geldi, içeriye girdi bir kanadı vardı o kuş sen miydin? bir kanadın olmadığı için mi gitmedin, gidemedin yoksa kalbimi evin yapacak kadar üşüyen kalbin ısınıp teslim oldu da kaldın, kalıverdin burgaç ve girdapların getirdiği rüyalar mıydı hepsi yoksa kendiliğinden […]
Son Yorumlar