Eylül 2020 51
Kadın ve Özgürlük – Aybüke Çolakoğlu
Yerde kanlar içinde yatıyordu. Boşanmaya çalıştığı adam onu bıçaklamış ve kaçmıştı. Nefes alışverişleri yavaşlamaya başlarken birileri adını sordu. Son bir çabayla adının “Özlem” olduğunu söylerken gözlerini açık tutmakta zorlandığını fark etmişti. Bilinci kapanmaya başlamış, vücudunu hissedemez olmuştu. Gözlerinden akan bir damla göz yaşı, yanaklarından boynuna doğru inerken kısacık hayatını düşündü. Her şeyin başladığı güne giderken […]
Güreş ve Dövüş Hayvanlarının Canımı Yakan Öyküsü – Yasemin Evren
Dövüş horozu..Güreş devesi..Güreş danası…Dövüş köpeği..Bir türlü anlam veremediğim organizasyonlarda kullanilan masum hayvanlar.. İnsanlar mutlu olacak diye ölümüne dövüştürülen/güreştirilen ağzı var dili yok zavallı hayvanlar..Başarılı olunca hediyelere boğulan, yenilince genellikle kasabın yolunu tutan veya sokağa bırakılan günahsız hayvanlar.. Bu hayvanların sahiplerinin psikolojilerini merak ederim her zaman. Nasıl bir vahşettir, beslediği hayvanın kan revan içinde kalmasını izlemek? […]
Van Gogh’un Tablosu – Ahmet Akif Özcan
Odanın dört bir tarafını, dört farklı tablo süslüyordu. Tayfun ve ekibi odaya girdiğinde ilk gördükleri tablolar olmuştu. Ardından yerdeki ölüyü, sonra ölünün arkasında duran bilgisayarı gördüler. Odanın içi leş gibi kokuyordu. Bilgisayar masasının üzerinde bir sürü sigara paketi diğer yanda ise biralar boy gösteriyordu. Ölünün çevresinde titizlikle işlerini yapan görevliler, tepelerinde ise savcı bulunuyordu. Tayfun’un […]
Kırmızı Pabuçlarım – Songül Akyıldız
Vurulmuşum sinsice Bir hoyratın dilinden Hükümsüzdür bedenim Sere serpe yerlerde . Karışmış kanınıza Cehaletin zerresi Her nüktesi ısırgan Her nüktesi bir yara . Yatağımda dolanır Sürüngenler çiyanlar Oysa heves ettiğiniz Küçük bir et parçası . Suretler farklı farklı Çaresizlik mahlasım Ana rahminden beri Suçludur benim yazgım . Doğduğum gün biçilmiş Kundağım ve kefenim Büyümedim ki […]
Bilmeyeceksin – Mehmet Özgür Ersan
Sen benim büyük aşkımsın Bunu bilmeyeceksin Gelmedin gelmeyeceksin Beşiktaş sokakları şahit Sen benim büyük aşkımsın Bunu bilmeyeceksin Gelmedin gelmeyeceksin Tütün bastım sensizliğe Sokağa baktım durmadan Gelmedin Sen benim büyük aşkımsın Bunu bilmeyeceksin Oysa sen gelsen Bahar gibi masama otursan Güneş açsa Merlot bir şarap açsak Sen gelsen Beşiktaş sokakları bize baksa Aşkımıza baksa Sen gelsen […]
Kasım – İsmail Salım
Kasımdı yağmurlardı yağan hüzün bulutlarındanDökülüp sokaklarımı yıkardı bir kentti umudumDar boğuk caddelerde yürürdüm. Kasımdı geldin , kasımdı yağdın bir rahmetti inişinGöklerden hüzün değil umuttu Bu kez dökülen vadilere sırtlara Siyah bir eşarp bir iğne takılmış ucunaBir ay parlıyordu siyahlığın arasındanİki yıldız saklanmıştı ayın ardındaKırmızı bulutlar vardı yıldzılarının aşağısındaMahçup utangaç , ne güzel gülmüştü yüzünİki elma düştü […]
Eve Gittiğinde – Nazım Kayalı
Adam uzun bir gezintinin ardından uzaktan belli belirsiz görebildiği emlak bürosuna doğru yürümeye başladı. Tüm yaşamını geçirdiği şehrin en ücra mahallesinde, hiç tanıdık olmayan yollarda biçare dolanıp dururken, arayışını sona erdiren emlak bürosunu bulduğu için rahatlamıştı. Büronun önüne geldiğinde tereddüt etmeden içeriye daldı. “Merhaba, iyi günler.” “Buyrun, size nasıl yardımcı olabilirim?” “Bu muhitten bir daire […]
Gelmişli Geçmişli – Osman İlhan
Borges’in “…hafızam bayım, sanki bir çöp yığını” dediği noktadayım. Ne geçmişin kalıntılarıyla şimdiyi yaşayabiliyorum, ne de geleceğin beyaz sayfasına değiyor kalemim. Önüm flu, adım atsam tanıdık bir acıya denk geleceğim. Dursam –ki duruyorum- ah bu gölgem ne fena! Ortadayım; geceyle gündüzün arasına sıkışmış bir saat… Artık kendimi toparlamaya çalıştıkça daha çok dağılıyorum. Su akınca kap […]
Kararlılığın Karası – Regine Olsen
İçimden bir şeyler sızıyor gibi uyanıyorum geceleri Sanki çok önemli bir yolculuğa çıkacakmışım da, tren kaçmış gibi bir çaresizlikle. Rüyalarıma kızıyorum sonra, Bana bir türlü suyun üzerine çıkma fırsatı vermiyorlar diye. Üzerime üzerime çağlıyor kendi düşlerim Yokluk insana kendini bulduruyor Her köşeden bir ‘sen’ çıkıyor Göğsümde bir sen oturuyor, bir de sol omzunda var Neyse […]
Gidiyorsun – İsmail Güneş
Bırakıp gidiyorsunArdında yaşanmamış anılarKoskoca bir şehir, bırakıyorsun. Bırakıp gidiyorsunArdında ay ışığı gözlerinUçurtmalara el sallıyorsun. Bırakıp gidiyorsunArdında koskoca bir denizArdında dalgalar bırakıyorsun
Rakı Masası Rüyaları – Kemal Berker Gerdan
Ben neden uyuyamıyorum Anlatmak istediklerimden mi? On sene önce yediğim haltlardan mı? Bir yaz akşamı rakı masasına gömdüğüm kadından mı? Kölesi olduğum para için mi? . . Yalnız olduğum için mi? Rüyamda görüyorum hep Hayatta başaramadıklarımı Rüyanda görürsün dediklerini Rakı masasına gömdüğüm kadını Sadece yalnızlar korkar rüyalardan Mutluysan zaten her günün rüya
Ölsün Bütün Keşkeler – Pelin Gezeryel
Sabah uyandığımızda, mutfak masasının üzerindeki eski püskü düdüklü tencereye dayandırılmış bir beyaz kağıt üzerinde, bize sadece bize, çocuklarına, yalnızca şu notu yazıp bırakmıştı. “Keşke, her şey farklı olabilseydi… Allaha Emanet Olun… Anneniz” Hepsi bu kadardı işte… Nefret ettiğimiz keşkelerden ibaret bir hayattı bizimkisi. Üç kardeşdik biz. En büyüğümüz 13 yaşında ki, o ben oluyordum. Diğerleri […]
Anlama Noktası – Gülşah Babayiğit
Bayım sanıyorum haftada bir görüşerek geçirdiğimiz 1 yılın sonunda girdiğim psikozdan çıkabilmiş olmam karşısında büyük bir mutluluk duyuyorsunuz. Mutluluğunuz ile başarılı olmanın verdiği haz ya da bir hastayı şifalandırmış olmak arasında bir nedensellik bağı kurmaya çalışmayacağım. Çünkü bu ikna edici olmayacaktır. Zaafların terapistler için bile yeterince gerçek ve yadsınamaz olduğunu düşünüyorum. Duygu durum karmaşası içinde […]
Son Yorumlar