ŞİİR 1838
Sonum Yalnızlıktan Olacak – Ersin Kurt
Görüyorum ki; Yine müsait bir yerde meyil ediyorsun inmeye, Gidiyorsun… Ben durur muyum sanıyorsun ardından? İlk iş, kapıya kadar yolcu ediyorum seni Hazin vedalaşmadan sonra Dışarıda boşluğu kucaklıyor kollarım Korkarım, sonum yalnızlıktan olacak
Annem – Hızır İrfan Önder
Canım annem, Hayat, bıraktığın gibi değil ki: Gönlü de yüzü de kararıp duruyor! Senin gibi sevmesini beklemiyorum Fakat üvey anneden Daha hırçın davranmasına dayanamıyorum! Sabahları uyandığımda Bir kez olsun Yanaklarıma öpücük kondurduğu yok! Ne senin gibi gülümsüyor Ne senin gibi sıcak bakıyor… -Sevgisizlikten ölüyorum anne!… Canım annem, Hayat, karakış gibi: Yolu kapalı, Suyu ve […]
Esir Ruhlar – Ferhat Nitin
Karşında boğucu kısık sokaklar ölü isimleriyle duvarlara kazınmış nefesler paramparça, feveran soluklar saçında sanrılar rüzgarın Kırlangıç hüznüne gebe yaralar Ilık avuçlar, kaldırım ıslak Ağızlarda tuzak, solan bütün güneşler geceye yolcu. beyazında saklar gizini bu kağıtlar sonbaharın veda öpücüğünde sancır ağıtlar tiksinç zamanın parçasında şakaklar bilemez çiçeğin iniltisini umarsız şafaklar.
Ada – Murat Kayıkçı
Keşfedilmeyi bekleyen Issız bir ada gibisin Sessiz ve yalnız benim. Yetişemeyeceğinden korktuğum Yalnızlıklarım var Bekle, geleceğim. Murat KAYIKÇI
Karıncaların Kalpleri – Hazal Çakmak
Dağların tepelerindeki sofraları örtüyor üstümüze gökyüzü akıtan arılar, ışıktan mağara dostları taşıyor örümcek ağlarından boyun süslerini, yazıyor aydan yıldızdan kalemler haber veren, toplanan melekleri ama her şeyden önemlisi kuşluk vaktinden haber veren geceyi, güneş incirlerin çekirdeklerinden doğuyor o gecenin güzelliğine, koşan atlar asılı kalmış yıldız kumelerine, depremleri tartıyor ikindi vaktini yükselten göller, ikindi vaktini bürünen […]
Son Bir Damla -Aslıhan Yıldırım
Bayağılaşıyordu her şey yine, aynılaşıyordu Yalnızlaşıyordu insan, kendini kandırıyordu Görse de görmüyor, bilse de bilmiyordu Zaman akıyor, hayat akıyordu Soluyordu renkler Bir yaprak daha düşüyordu dalından, karışıyordu toprağa, sonsuzluğa gidiyordu. Güneş sarısını yitiriyordu, yıldızlar parlaklığını, yaşam heyecanını. Susuzluk hissi veriyordu, açlık yer yer Nefes alıp-verişler seyreliyordu. Neredeydi o ilk ışık gördüğü? Kim bilir… Göz yaşı […]
Ah Bu Şiirler – Uğur Bayram
Yine sıkıldı canım Ne tuhaf yaradır şiir okumak Kaşınır kabuk tutmuş bildiklerim Kaşırım kanar Damlar kırmızı inci tanesi Sızlar deli sözcükler “Havada kuş suda balık” Olası gelir. Uğur BAYRAM (17.6.2019)
Hayat Kırkından Sonra Başlar – Cemal Karsavran
Gülüşleri hasret gideriyordu Yıllar sonra Anlattıklarının çilesi Bitmemiş haykırışlardan ibaretti Çocukluğu gördüm Gençliği gördüm Âşık oldum delicesine Ağladım coştum Koştum peşinden sevginin Sevgi gurbetlikti Aşk gurbetlikti Çilelere yelken açmaktı Açtım büyülenmiş yüreğimden Öyle bir sevmiştim ki Ayıramaz diyordum kimse bizi Bir yanılgıymış aşk ve sevgi Birkaç çocukla kaldım yıllar içinde İhaneti gördüm Ayrılığı gördüm Yeniden […]
Tohumun Vasiyeti – Cemal Öztürk
Bugün Günlerden açlığın gün dönümü Bir vasiyet üzerine Açılır tohum Gün ışıldar her sabah Bir açılış töreni gibi Tıklım tıklım kapalı çarşı Gülhane Parkında kuşlar a n o n i m öter Bu günlerden mişli geçmiş bir gün Başım göğe ermiş gibi hayattayım İştahım ve itibarım on misli yüksek dünden Göz hakkım, hıncım, alacağım on […]
BİR ŞİŞE ŞARAP NAZIM, CAN, HAYYAM VE BEN- M.Uluç Gavazoğlu
Yücel’im Can’ım Can yoldaşım. Elimde kitaplarım Bir şişe şarabım İçtim yürüdüm,sızdım Önüm de yatar Hayyam’ım Ağrır başım. Gerisi hikmeti ile Nazım’ın… Biri deli Öteki aykırı Baş ucumda aşkın adım adım Takip eder serseri Nazım’ın Yanında uzun sakalı Yüceli’m Canı’m Büker yıldızları Bir yudum şarabı Bir güzel kadını Önünde serveti, ayyaşı Ömer’in Hayya’mı Bulur tanrıyı Yakar […]
Zifiri – Barış Çılgınak
Aydınlatılmamış karanlıklar Var İçimizde Ve yine biziz karanlığa aşık olan Gündüz gece demeden karanlıkla Yine sevişen biziz Bir kız çocuğu doğuyor bu karanlıktan Gece gibi siyah, içimiz kadar kapkara .. Barış Çılgınak
Yalnızlık Miracı – Berrin Efla Fırat
Gündüzün gecenin koynuna girdiği Dolunayın sularda ıslandığı vakit Mistik yalnızlığının işveli göz kırpışına Göç libaslarını kuşandın. Sesinde sakladığın ismin Susmalar kozasında, Usulca kendi vahşetini kanıksıyorsun şimdi. Şüphe ejderhalarının döllediği yeşil bulutlarda ayak izlerin! Kokusunu geri isteyen nergise Kanlı vahiyler indirirken, Tenimde ellerin soluyor… Korkuyorsun. Kirpiklerinde hırs tuzları İçimdeki Meryem aşka gebe Ve Korkuyorsun Yinelenen horlanmalardan… […]
Sözlerimle Başla – Aziz Nayır
Taşa yazıyorum sözlerimi dağ doğursun diye yeniden dudağımın kıyısında tuz tadı çünkü ağlamak çoktandır ince bir yol buluyor kendine yüzüm bilmediğim bir savaşın artığı – kaç keman geçti gözlerimin önünden arşesi kırık kınından çekilmiş kılıç ve kırk parçaya bölünmüş bekleyiş öyleyse birlikte bekleyelim nasılsa gelecek sesin bittiği türkü belki yansımayla belki suda salınımla ellerim benim […]
Son Yorumlar