Aralık 2020 59
Bardaksızlığın İtaati – Erçağ Akarca
Yel değirmeninin sesiyle örttüğü dünya, Bir yelin buğusuyla akşamlara sarktı, Yok oldu sanki var olmayanlar bu hengâmede, Soluklar çocuk masumiyetinden bir yetişkinin hüznüne aktı, Zaferler, heyecanlar, ihtiraslar bir şehrin sessizliğini yaktı, Çağrışımsız bir gölge sokak ortasında pîrinin elini bıraktı artık, Zaman ; kendi gölgesizliğini dokuyan bir kandı, Coğrafyalardan hiçliğe, hiçlikten coğrafyalara mı akardı? Bakışımsız bir […]
Görünmeyen Şey – Ercan Varol
Bilirsin virüsler konuşamaz, ölüler de öyle Bu boş tabutlar ve mezarlar kimin için böyle Artan azalan rakamlar ve şifreli bir problem Maske muska ilim bilim ot çöp kavgası Nereden çıktı bu kostümler bu maskeli balo Şimdi kapıyı çek git bırak beni kendime . Kim anlatacak bana bu derin karmaşayı şimdi Türbedeki derviş dede gir rüyama […]
Gök Astarının Mavi Badanası – Mehmet Özgür Ersan
kızlar titrerlerdi heyecandan etek uçlarında telaşlı erken gelen bahar belki de ürpermiştim öyle görünce o sözleri o dilleri o şiirleri şimdi terk ediyorlar bir şehri güpegündüz sessizce karanfil sesli sıcaklığını bıraktı göçebe bulutlar turnalar peşinde gözlüyorum hatıralarla buğulanmış hislerim kaburgalarım da bıçak izleri acılara karışıyor anaların ağıtları meltem yelinden berrak burada çocukların gözleri bakıyor bana […]
Tombul Yanaklı Tramvay – Dilek İşcen Akışık
Kendimi yorgun ve yılgın hissettiğim bir tatil günü gökyüzü benim gibi canından bezmiş görünüyordu. Bulutlar karardıkça düşüncelerim zihnime daha hızlı çarpmaya başladı. O dimdik “Azim” yokuşunu arada nefesim kesilerek çıkmaya çabalarken kulak zarım patladı sanki. Hopladım, caddede siyah bir araba bir kadına çarpmak üzereyken anlaşılan kıl payı durmuştu. Kadın öyle korktu ki sesini çıkaracak hâli […]
Anmalı – Hatice Altunay
Anılası hayatlar anılarda şimdi Dudaklarımızın ucunda anmalık Ölüm yıldönümü sevdiklerimizin Geçmiş bunca güzel yaşamın tekrarı. Anların içine sığdıramadığınız İşler, güçler, sorumluluk Derken Bitivermiş her şey. Virgüllerin tükenmiş. Nokta olmuş Kısa cümle. Ölümden ötesi Yok işte! Anmalık kaldı elimizde.
Beni Bekletme Eylül – Adnan Deniz
Beni bekletme eylül Beni bekletme! Daha çok, Yaprağım var sararmış Dökülecek dertlerim. Beni bekletme eylül, Beni bekletme Ben hep seni beklerim. Ellerim soğusun bilmeden Deli deli essin rüzgâr Beni bekletme eylül Başımda kanat çırpsın kuşlar Uyansın kayıp aşklarım Beni bekletme eylül Beni bekletme Sanadır bakışlarım. Dağılsın yazdan kalan ne varsa İşlesin içime soğuk Al git […]
Sevgimizin Üstünden Sene Geçti – Reşat Çoşkun
Yollarda büyüdüm. Kaç ölüm yüz çevirdi benden Kaç ölüme gelme dedim Gerçek değilsen… Okulun dağılış saatinin yaklaştığına kanaat getirdikten sonra perde gerisinden kızını bekleyeli neredeyse yarım olmuştu. Kızının naklini aldığı okuldaki ilk gününün nasıl geçtiğini merak edişi bu bekleyişte etkili olmuştu. Kızının, telaşlı adımlarla koşarcasına eve doğru yaklaşması, endişesinin artmasına sebep oldu. Kapıya doğru yöneldi. […]
Ayten ve Nurten – Josef Hasek Kılçıksız
O gün şehrin iki ayrı ucunda, aynı gün, kaderlerinin birbirinden çok farklı olması beklenen iki kız çocuğu doğdu. Ayten ve Nurten. Bebeğin biri ipek ve saten örtüler arasında, hayatın tüm bu curcunasından habersiz büyüdü. Diğeri ise lime lime paçavralara sarılı olarak yatıp, çöpten yemek toplarken ya da bedenini üç kuruşa şehrin magandalarına satarken, varlığıyla dert getirdiği […]
Öyle ya da Böyle – Salih Sezen
öyle ya da böyle ne kadar oldu gözlerime uğradın yerinde duramayan bir yıldız ile turuncu sevişmeler de öyle sırtımda gezen taştan soğuk buzuldağı da öyle cehennemin görmediği güzel ateştir öyle ateşbazla öpüşmemek gereklidir genellemelerle oynamak eski bir eğlencedir hayatımı denizciye bağışladım öyle desinler öyle öyle.. zamanın durduğu yerde bekleyen bir çift yüreğin çarpması da öyle […]
Gül Bana – Soner Kandemir
Bir mayıs sabahı, sadece sen gül; gül ki parçalansın ay orta yerinden çiçekler doğuyor en narin yerinden sen gülünce, sessizliğin çığlığı oluyorum kasırga nedir sevgili? sen gül ki kıyamet kopsun; gül, arşa çıkıp kanatlanalım gülüşünde ölmüş annenin güzelliği, sadece sen gül; büyüsün melekler, ölümsüz olsun kelebekler bir gün gülemezsin diye üzülmekteyim vatan nedir sevgili? sen […]
Jale Bebek – Ruhsar Ünsal
1966, İstanbul, dedemin evinde yaşıyoruz bir süredir, babam yaklaşık iki sene önce görevle gittiği Belçika’dan yeni döndü. O’na mektup yazabilmek için 5 yaşımda kendi kendime öğrendiğim okuma yazmanın ödülünü heyecanla bekliyorum, her mektupta yinelediğim “sarı saçlı mavi gözlü” oyuncak bebeğin valizden çıkacağı anı kaçırmamak için sessizce ortalıkta dolaşırken birden anneannem camlı bir bölmeyle ayrılan salondan […]
Topla Getir – Cihangir Boz
Topla getir Bir torbaya doldur hüzünlerini Ağzını beyaz gülüşlerle bağla Ufak ufak kahkahalar at hayata Topla getir . Kilosunu gümüş gümüş satalım. Bir sofra kur gönül pencerene Kırmızı bardaklara rüya Mavi buardaklara umut doldur. Doldur içelim. Pirinç yerine sevinç Bal niyetine neşe Ekmeğimizi bandıra bandıra yiyelim. Topla getir Bütün dost bildiklerini Götürelim pazara Çiftini bir […]
Dün, Bugün – Yasemin Evren
Biz şimdinin yaşlıları, Emeğin alınteri, Emeğin onur olduğu, Tarlanın karasabanla pullukla işlendiği, Buğdayın, arpanın, yulafın, yoncanın, tırpanla biçildiği, Soğuk suyun toprak küpten, testiden içildiği, Aşıkların yalnız gözle, Saklı, gizli, biraz ürkek, Biraz korkak, ama mertçe seçildiği, Zamanın mutlu çocuklarıydık. Kızlar ip atlar, evcilik, beş taş, Saklambaç oynarken Erkekler kiremit yıkmaca, misket, Çelik – çomak, birdirbir […]
Son Yorumlar