ŞİİR 1821
YARALAR SANDUKASI Sedat Emrem
Koşar yara Toynakların izinde Esner karanlığın uğultusu Bir şadırvan sessizliği Bir ay parçalanır kanayınca gök gürültüsü Yağmur ki henüz düşmemiş uykuya Düşler ki ıslanmamış tek damla zerresinden Koşar yara Sancısı delik deşik Karnında yuvalanır ölü kuşlar Uçmalar kanatsız ve kurşun gibi ağır Yara koşar Yarım adım eksilir hüznümüz içimizden
elçi.. ayhan kelam
sakalımda üreyen beyaz taneler ürperen ölü fidanlar gibi kırılma noktasındaki bir tarihin , vizyonda oynayan son perdesi mi ? şakağımda beliren kalın çizgiler her biri bir dağ her biri bir umudun simgesi daha yeni doğmuş bebek edasında bana bu zâlim hayatın hediyesi yeşeren dağlar , ovalar ve kabaran deniz yataktaki ölgün hasta birgün umudun yeşereceği […]
Ve Okşamak Kemik Göğüslerini… Remzi Köpüklü
Bir yer buluyorum Yeni bir kıta keşfetmiş gibi Güneşi alıp koynuna sokuyorum gecenin Kedileri havlamaya alıştırıyor cesaretim Dişi hayvan kemikleri gömüyoruz mezarlara İlkin, feministler sonra hayvanseverler Benim ülkemde, hem de bana Balıkların kanatlarına dokunmuyoruz Ölü bir balık da evvela Yüzmekten başka şeyler de yapabilir mesela Koyu bir maviliği aşırıp tenhalığından göğün Teslim edebilir çıplaklığına Giyinmeyi […]
KANADI KIRIK BİR AKŞAM – METİN ALTIOK
Gün bitti lambayı hazırla; Işık kalmadı girecek odamıza Çek perdeleri sevdiceğim; Kanadı kırık bir akşam Zonkluyor durmadan dışarda. Sen bugünden yarına Birazcık umut sakla Yarın farklıdır bugünden, Adı değişir hiç olmazsa, Kara bir suyu Geçiyoruz şimdilerde Basarak yosunlu taşlara. Sen bugünden yarına Birazcık umut sakla Gün bitti sevdiceğim; Geriye kalan posa. Bu serin güz akşamında […]
HOŞÇAKAL GÜZEL DÜNYAM- AZİZ NESİN
Hiç kimse buyur etmedi beni Bu dünyada hiçbir yere Ama açtım bütün kapıları tekmeleyerek Bütün engelleri göğüsleyip yıkarak Buyrun dediler o zaman incelikle Buyur ettiler Ve Buyurdum Elimden geldiğince görevimi yaptım Gülümsedim hıçkırıklarımı boğarak Sonunda kimsenin yorulmadığı denli yoruldum Artık kapılar açık kalsın Bundan sonra gireceklere Şimdi dinlenmeye gidiyorum Hoşcakal güzel dünyam.
Hayat Efsanedir – Asım Bezirci
Saçların aklarla dolduğu zaman Geriye hasretle bir bakar mısın? Yıllar mazimizi yolduğu zaman Göğsüne menekşe, gül takar mısın? Pembe kıyılardan geçse bir sandal, İşitsem sesini şen fıskiyenin; Zikrimde canlanır eski bir masal: Gözümde gözlerin, elimde elin… Zaman kalbimizde can vermiş gibi, En güzel renklerle süslenir mekân… Suda aksimizle, havuzun dibi “Hayat efsanedir” diyordu her an! […]
Bir insan ömrünü neye vermeli – Hasret Gültekin
Bir insan ömrünü neye vermeli Harcanıp gidiyor ömür dediğin Yolda kalanda bir yürüyende bir Harcanıp gidiyor ömür dediğin Yüreğin ürperir kapı çaLınsa Esmeyen yelinden hile sezerler Künyeler kazılır demir sandıkta Savrulup gidiyor ömür dediğin.. Dışı eli yakar İçi de senii Sona eklenmeli sözün öncesi Ayrılık gülüdür kör derelerin Bölünüp gidiyor nehir dediğin Bir insan ömrünü […]
Barış Güvercini – Nesimi Çimen
Dostluklar Kurulsun İnsanlar Gülsün Barış Güvercini Uçsun Dünya Da Yok Olsun Kötülük Düşmanlık Ölsün Barış Güvercini Uçsun Dünya Da Dostluklar Kurulsun İnsanlar Gülsün Son Bulsun Savaşlar Kimse Ölmesin Dünya Cennet Olsun Yaşasın İnsan Gelin Barışalım Dökülmesin Kan Son Bulsun Savaşlar Kesilsin Figan Barış Güvercini Uçsun Dünya Da Dostluklar Kurulsun İnsanlar Gülsün Son Bulsun Savaşlar Kimse […]
BİR EFLATUN ÖLÜM – Behçet AYSAN
kırgınım, saçılmış bir nar gibiyim sessiz akan bir ırmağım geceden git dersen giderim kal dersen kalırım git dersen kuşlar da dönmez, güz kuşları yanıma kiraz hevenkleri alırım ve seninle yaşadığım o iyi günleri, kötü günleri bırakırım. aynı gökyüzü aynı keder değişen bir şey yok ki gidip yağmurlara durayım. söylenmemiş sahipsiz bir şarkıyım belki sararmış eski […]
Ghibli- EFLA BERRİN FIRAT
Yalnızlık provasında ayrılığı saatler seslendirirken Ay, yılanların dargınlığını hak ediyor Çünkü ispiyoncusu ışığın. Ghibli! Elleri KALE’mde Teri kuyuda iklimin Göğe ve dibe çeken gövdenle Çıplak vapurda unutulmuş yarım öykü… Dehşetengiz edayla tanrısından yüz çeviren, Münzevi hüzünlerin bilgeliğinden göçmüş hasret Ussuz direniş! Ahbap yokuşlarında küfrün, İsyanıma biat eden ellerinle Gözlerine bin asır sonra gelen nebiyim! Yalnızlığa […]
Duvar – Mehmet Özgür Ersan
Yıldızların değişmez Karanlıkları Koyu mavi derindir Kişinin mutsuzluğu Kamaşmaların hüznünden Hiçbir dünya nimeti Yüreğimi ferahlatamaz Senin göğünden taşan O evlerin Yıkık duvarlarındandır Benim yüreğim Sessizce akan hiçliğin Yiyip gitmeyen Karanlıkta Hüzünlü uyanışlar Kötü yanını gördüm Yaşamın daralmış Şırıldayan ırmaktı Kurumuş yaprağın Yıkılmış atın İyilik nedir bilmeden Yaşayıp Gitmesiydi Uyuşukluğunda Bir heykel gibi Lodos dövüyor Eski […]
Cırlarım – Musa Cemil Tatarca’dan çeviren: Güneş Duysar
CIRLARIM Cırlarım, séz şıtıp yöregémde İl kırında çeçek atıgız! Küpmé bulsa sézde köç hem yalkın Şulkaderlé cirde xakkıgız! Sézde miném bötén toygılarım Sézde miném kérséz yeşlerém. Séz ülsegez, min de onıtılırmın, Yeşesegéz, min de yeşermén. Aldıy almas miné tüben lezzet, Vak tormışnıñ çuar perdesé, Şigremdege çınlık, ut hem söyü Yeşevémnéñ bötén megnesé. Ülgende de yörek […]
YALNIZLIK YOLUYOL YALNIZLIĞI – Binnur DOMUR
Geçmişi görüyor,dokunamıyordun Buydu acıtan seni. Senin yaşındayken ben de yaptım bunları diyordun Şimdi hevesim yok hiçbir şeye,zevk almıyorum. Anlatırken eskiye dair şeyleri,gözlerin o yeşilliklere dalardı İçinden binbir cümle kurar,bana birini söylerdin. Ben ondan bin anlam çıkarır sana sadece gülümserdim Bu vazgeçişlerin,yoldan dönüşlerin Hayata karşı yaptığın en büyük haksızlıktı. Kinciydin Acıttı diye canını o, Aslında bütün […]
Son Yorumlar