
Zor günlerde fakirler susar
Anneler dert kaynatır tencerede
Simit nanik yapar uzaktan
Çocuk bakışını gizler pencerede
Babalar yoksulluğun yükü altında
Ezilir durur ezilir durur
Biçareliğin tam ortasında
Gözyaşı yanaklarında kurur
Tuzu kurular gülüp eğlenirken
Arka sokaklarda bacalar tütmez
Atık toplayanlar hep üşür
Ekmek herkese yetmez
İhtiyarlar kıraathanesinde çaylar soğur
Metro çıkışında mendil satar nineler
Arabalar vızır vızır geçip gider
Aç bilaç yatağında kimler inler
Meddahlara gün doğar ekranda
Güllük gülistanlık yalanlar
Ne din ne iman kalır insanda
Yavaş yavaş ölür yoksul olanlar…
Bir cevap yazın