ÖYKÜ 673
Kırmızı Traktör – İrem Seval
Memleketine dönmeden önce üniversiteyi bitirene kadar gecesini gündüzüne katmıştı. Babasından da destek alacağını düşünerek bir otomobil peşinatını biriktirmişti. Özgür rüyalarında sevgilisi yerine hep güçlü motoruyla parlak kırmızı rengiyle yollarda iz bıraktığı arabasını görmüştü. Gökyüzünden koparılmış iki demet mavi, kalbinde kök salan bir çift yeşil anlamlı bakış yerine arabanın dikiz aynasından solladığı şoförlerin şaşkın bakışlarını görmeyi […]
Yeraltından Sesleniyorum – Aylin Çelik
Bugün tam bir hafta oldu kabustan geriye. Yine her hafta olduğu gibi sıradan ve sıkıcı pazar gününe pazarcıların sesleriyle uyanmıştım. Herkesin pazartesi sendromu olur, benimse pazar. Evimin bitişiğinde ki kapalı pazar yerinden dolayı. Köylülerin sattığı köy ürünlerini bulabildiğim yakınlardaki tek yer. Organik demeyeceğim, çünkü bu köylüye etek dopiyes giydirmek olur. Bırakalım şalvarlı, kasketli kalsınlar. Pazardayım… […]
Kiosk – Bihterin Okan
İki gün önce çalışma odamızın yerleşim düzenini değiştirmeye karar vermiştik. Pek geniş olmayan odayı verimli kullanabilmemiz için, Köln’de aldığım ahşap tahta masamdan vazgeçmem gerekiyordu. Bu oda için o çalışma masası çok büyük gelmişti. Evin yakınındaki baumarketin marangozhanesinde bir ahşap tahta kestirip, tahtaya uygun dört tane metal bacak da uydurduğumuz zaman, ucuz yolla edindiğim bir masam […]
Güneş Hava Yolları – Dilek İşcen Akışık
Havaalanına her zaman olduğu gibi uçağın kalkış saatinden hayli erken geldi. Mutlu anları yakalamaya hazır. Zor bir kışı gülümseyerek uğurlayabilmenin rahatlığı içinde. Öğretileri yakınlarına iletemese de kendi alabildiklerine bakıyor. Değişim rüzgârına direnmeye gerek yok artık. Her şeyin bir zamanı olduğunu duymak başka, yaşamak bambaşka. Çoluk çocuğu, tüm sorumlulukları bırakıp ilk kez yalnız başına tatile […]
YAŞANMIŞ GÜZEL BİR HİKAYE ! – Kazım Balaban
. Başlık her ne kadar hikaye olarak konuldu ise de bu bir öykü veya hikaye değil, gerçek yaşanmış bir vakadır. Viyana’da orta yaşlı Hırvat (Hırvatistanlı) bir kadın tanıyorum. Bu kadın dindar (dikkat ediniz, dinci değil) bir Katolik /Hristiyan. İnancına bağlı, sade, çalışkan ve dürüst bir kadın. Kadın ile sohbet ederken (Eylül 2016) çok huzursuz olduğunu, […]
Ahmet’in ekmek kavgası- Serdal Göçmen
Dört yıldır görmediği köyüne uzaktan baktı. Köyün köpekleri kokusunu almış uzaktan havlıyorlardı. Askerden yeni gelmişti. Hasta anası askerdeyken ölmüştü. Babasını altı yaşında kaybetmişti. O zamanlar askerlik dört seneydi. Köye varır varmaz dosdoğru muhtarın geniş bahçeli evine gitti. Muhtara; anasından, babasından miras kalan tarlayı, evi en kısa zamanda satmasını istedi. Buralarda kalmak istemiyordu. Buralarda duramıyordu. Buralardan […]
Kalkan Balığı – Murat Gökhan Gökdemir
Akşama nikâha yetişmeliyim. Öğlen sonrası ikindi pazarında büyük, yağlı ama yarım bir kalkan nasip olmak bilmiyor fileme. Denk gelmiş ama zorlamasan gireceği yok. Yüz lira üzerine aldığım beş lira ile roka almak belki mümkün olacak. Roka fiyatlarından haberim olmasa da, el kafa yordamıyla, aralık bu aralık olsa gerek diye düşünüyorum, aslında söylenecek şey değil. Ancak, […]
Acı ve Ağırlık – Kerime Ural Cengiz
İki hafta olmuştu. Tam iki haftadır çekinerek geliyor ayaklarım bu eve. Sabah çıkıp akşam geliyorum. Utanarak yediğim akşam yemeğinden sonra ses etmeden geçiyorum küçük odama. Yatak altımdan kayıyormuş gibi. Tavana bakıyor gözlerim, dalıyorum. Tavanlarda insanı oyalayan bir şeyler olmalı! Yoksa acılarını daha yoğun hissediyor . İçim daralıyor.Yüreğimi sökseler yerinden daha az acır. Yok! Yok artık […]
Kaldırımdaki Kadın – Kerime Ural Cengiz
Zeynep, bahçedeki işlerini bitirdikten sonra salona geçti. Çocuklar okulda eşi de bahçede meyvelere su veriyordu. Memnun bir gülümseme geçti yüzünden çok şükür sebzeler meyveler iyi ürün vermişti. Bu yıl ellerine para geçecekti. Sıkıntılı günleri atlatmışlardı. Kocasıyla el ele verip bu harap evi ve bahçeyi adam etmişler. Çok yorulsalar da bir şey olmaz dinlenince geçer, Allah […]
Kuyruksuz Kedi Sarman – Hacer Taner Bulut
Bir varmış, bir yokmuş. Zaman zaman içinde, Kalbur saman içinde. Deve tellal iken, Horoz imam iken, Manda berber iken, Annem kaşıkta, Babam beşikte iken… Ben babamın beşiğini Tıngır mıngır sallar iken, Bir varmış, bir yokmuş. Ülkenin birinde Sarman adında bir kedi varmış. Sarman bir gün bir fare görmüş. Fareyi epeyce kovalamış. Fare kapıdan geçmiş. Sonra […]
Uzak Akraba – Burak Akbaş
Soğuk bir kış günüydü, kar şiddetini iyice arttırmıştı. İnsanlar telaştan ne yapacaklarını bilemez hâlde oradan oraya koşuşturuyorlardı. Jandarmanın gelmesi zaten imkansızdı. Yollar kapalı, elektrikler kesilmiş –yine trafo patlamıştı- araçlar soğuktan donmuştu. Herkeste biraz korku, biraz telaş biraz da bitkinlik… Neredeydi, nereye gitmiş olabilirdi? Buraların kaderiydi, coğrafya kaderdir demişler ya işte tam da oydu. Kaderdi, coğrafyaydı. […]
Bir Avrupa Eleştirisi – Mehmet Sinan Gür
Avrupa… ‘Uygar’ Avrupa… Tarihinin her satırı kanla yazılmış, her sınır kanla çizilmiş, uygarlık tuğlalarının her biri kanla yoğrulmuş taşlarının her biri, birinin ahını almış, yerlerine kan harcı ile oturtulmuş. Soğuk fakat duru ve güzel bir hava vardı. Vakit gece yarısına yaklaşıyordu. 2015 yılında, su kanalları ve gondolları ile ünlü Venedik’in tarihi yapılarla çevrili ünlü San […]
Metropolde Bir Gece – Murat Gökhan Gökdemir
Asabi metropolün gecesini acımasızca yaran ticarinin yan koltuğundayız, taksimetre çalışmıyor, şoför bizi göremiyor. Bir zamanların bok çukurundan gökdelenler yükseliyor. Gecekondular, Çin kerhanesini andıran ışıklı gökdelenlere gölge komşusu, büyük balık doymak bilmiyor. Tek tük kalmış yıkık mezbahane iskeletleri toplandı toplanacak, devasa şantiye makaraları… Trafik ışıkları kırmızıda yanıp sönüyor ve öylesine geç bir vakit ki, kol saatimize […]
Son Yorumlar